Evim otobüs durağına yakın.
- My house is close to a bus stop.
Otobüs on beş dakika içinde istasyona gelecek.
- The bus will arrive at the station in fifteen minutes.
Otobüsler peş peşe ayrıldılar.
- The buses left one after another.
Otobüsler 20 dakikalık aralıklarla çalışıyor.
- Buses are running at 20 minute intervals.
Taksiye binmek yerine otobüsle gitmek daha ekonomik.
- It's more economical to go by bus instead of taking a taxi.
Oraya otobüsle gitmek ne kadar sürer?
- How long would it take to get there by bus?
Adam bütün yolu yürümek istemedi;bu yüzden otobüse bindi.
- The man didn't feel like walking all the way; so he took the bus.
Otobüs yolcuları almak için durdu.
- The bus stopped to take up passengers.
He bused tables as the restaurant emptied out.
He’s been busing for minimum wage.