O, bu şehrin sanayisini incelemek için yakında buraya gelecek.
- He will come here soon to inspect the industry of this town.
Hükümet sanayiye daha çok para yatırmalı.
- The government should invest more money in industry.
Bilgisayar endüstrisi bir patlama yaşıyor.
- The computer industry is enjoying a boom.
Güçlü yen Japonya'nın ihracat endüstrisinin aleyhine davranmaktadır.
- The strong yen is acting against Japan's export industry.
Karıncalar ve arılar, çalışkanlık ve uyum örnekleridir.
- Ants and bees are examples of industry and harmony.