Tom didn't just sprain his ankle. He broke three of his toes.
- Tom sadece ayak bileğini burkmadı. O, ayak parmaklarından üçünü kırdı.
A sprained ankle disabled him from walking for a month.
- Burkulmuş bir ayak bileği onu bir ay yürümekten alıkoydu.
He sprained his ankle.
- O, ayak bileğini burktu.