burglars

listen to the pronunciation of burglars
Английский Язык - Турецкий язык

Определение burglars в Английский Язык Турецкий язык словарь

burglar
hırsız

İki polis bir hırsız tutukladı. Onlar onu Bayan Miller'in evine gizlice girerken yakaladı. - Two policemen arrested a burglar. They caught him sneaking into Mrs. Miller's.

Odama bir hırsız girse, ona bir şey fırlatırım. - If a burglar came into my room, I would throw something at him.

burglar
ev soyan hırsız
burglar
{i} ev hırsızı
burglar
(ev/dükkân/vb/soyan) hırsız
burglar
hırsız (ev soyan)
burglar
{i} soyguncu

Bir soyguncu dün gece bankaya girdi. - A burglar broke into the bank last night.

Sen uzakta tatilde bir soyguncu zorla evine girdi. - A burglar broke into your house while you were away on vacation.

burglar
burglar proof hırsıza karşı emniyet tertibatı olan
burglar
burglar alarm hırsıza karşı konan alarm tertibatı
burglar
{i} ev/bina hırsızı
burglar
(Kanun) evden hırsızlık yapan
Английский Язык - Английский Язык
plural of burglar
cat burglars
plural form of cat burglar
gin burglars
plural form of gin burglar
turd burglars
plural form of turd burglar
burglar
{n} one guilty of burglary
burglar
One guilty of the crime of burglary
burglar
A burglar is a thief who enters a house or other building by force. Burglars broke into their home. someone who goes into houses, shops etc to steal things robber, thief thief cat burglar (burgler, from burglator, from burgare , from burgus )
burglar
A thief who steals from premises
burglar
{i} thief, housebreaker
burglar
a thief who enters a building with intent to steal
burglars

    Турецкое произношение

    bırglırz

    Произношение

    /ˈbərglərz/ /ˈbɜrɡlɜrz/

    Этимология

    [ 'b&r-gl&r also ] (noun.) 1541. Anglo-French burgler, from Medieval Latin burglator, probably alteration of burgator, from burgare to commit burglary.
Избранное