Tom'un güncelleştirilmeye ihtiyacı var.
- Tom needs to be brought up to date.
Sanırım bütün ekipmanımız hâlâ güncel.
- I assume all our equipment is still up to date.
Daha çağdaş olmalısın.
- You should be more up to date.
Onun fikirleri çağdaş.
- His ideas are up to date.