The boycott lasted a little more than a year.
- Boykot bir yıldan biraz fazla sürdü.
She tried to persuade him to organize a boycott.
- O, onu bir boykot düzenlemesi için ikna etmeye çalıştı.
We have to boycott them.
- Onları boykot etmek zorundayız.
We have to boycott them.
- Onları boykot etmek zorundayız.