I hunt elk in my leisure-time.
- Boş zamanımda Kanada geyiği avlarım.
The busiest people have the most leisure.
- En meşgul insanlar en fazla boş zamana sahiptirler.
What do you do in your spare time?
- Boş zamanında ne yaparsın?
I translate sentences on Tatoeba in my spare time.
- Boş zamanımda Tatoeba'da cümle çeviririm.
Generally speaking, college students have more free time than high school students.
- Genellikle üniversite öğrencilerinin lise öğrencilerine göre daha fazla boş zamanı vardır.
What does Tom do in his free time?
- Tom boş zamanında ne yapar?
In her leisure time, she enjoys swimming and tennis.
- Onun boş zamanlarında, o yüzme ve tenisin tadını çıkarır.
I go hunting in my leisure time.
- Ben boş zamanımda avlanmaya giderim.