It was very sultry that night.
- O gece çok boğucuydu.
On a sultry night in August a new theatre opened for business.
- Ağustos ayında boğucu bir gecede iş için yeni bir tiyatro açıldı.
It's stifling hot today. There's no wind at all.
- Bugün boğucu sıcak. Hiç rüzgar yok.
In the stifling atmosphere, I can barely breath.
- Boğucu atmosferde zar zor nefes alabiliyorum.