I went to the hairdresser for a trim and came back nearly bald.
They traditionally trim the tree on Christmas Eve.
The car comes in three different trims.
I suggested that we bring the meeting to an end.
- Toplantıyı bitirmemizi önerdim.
Because of the typhoon, my parents ended their trip one day early.
- Tayfundan dolayı ebeveynlerim seyahatlarını bir gün erken bitirdiler.
Mary wanted to finish making breakfast before Tom woke up.
- Mary Tom uyanmadan önce kahvaltı hazırlamayı bitirmek istedi.
Tom tried to break up the fight.
- Tom kavgayı bitirmeye çalıştı.
I never imagined we'd end up like this.
- Böyle bitireceğimizi asla hayal etmedim.
How did you end up living in Tom's basement?
- Tom'un bodrumunda yaşamayı nasıl bitirdin?
Tom concluded his speech with a proverb.
- Tom konuşmasını bir atasözü ile bitirdi.
I have to conclude this deal within a week.
- Bir hafta içinde bu anlaşmayı bitirmek zorundayım.
Ann has just finished writing her report.
- Ann raporunu yazmayı az önce bitirdi.
It is utterly impossible to finish the work within a month.
- Bir ayda işi tamamen bitirmek imkansız.
I finished writing the report.
- Raporu yazmayı bitirdim.
Having finished my work, I left the office.
- İşimi bitirdikten sonra bürodan ayrıldım.
Sami finished the transaction and left.
- Sami işlemi bitirdi ve ayrıldı.