bir tane

listen to the pronunciation of bir tane
Турецкий язык - Английский Язык
one

I lost my passport. I'll have to get a new one. - Pasaportumu kaybettim. Yeni bir tane almak zorunda kalacağım.

My bag is too old. I must buy a new one. - Çantam çok eski. Yeni bir tane almalıyım.

unique
bir tane daha
one more
bir tane daha
another

Let me buy you another one. - Sana bir tane daha alayım.

Can I get you another one? - Size bir tane daha alabilir miyim?

bir tane daha bira lütfen
Another beer please
bir tane daha gümrük formu alabilir miyim
May I have another customs form
bir tane daha lütfen
one more please
18 kırat altın olan bir tane tercih ederim
I would prefer one in 18 carat gold
başka bir tane
another

I don't like this room. May I have another one? - Bu odayı sevmiyorum. Başka bir tane alabilir miyim?

Please show me another one. - Lütfen bana başka bir tane daha gösterin.

başka bir tane gösterin lütfen
Please show me another one
bin bir tane
(deyim) a hundred and one
bir sonraki yarışta kaç tane bahis yatırılabilir
How many bets can one make on the next race
lütfen bir tane daha havlu getirin
Please bring me another towel
lütfen bir tane daha yastık getirin
Please bring me another pillow
Турецкий язык - Турецкий язык
Biricik, yegâne
Birtane
biçez
bir tane
Избранное