bir sürü

listen to the pronunciation of bir sürü
Турецкий язык - Английский Язык
lots of

There were lots of people at the concert. - Konserde bir sürü insan vardı.

There were lots of people. - Bir sürü insan vardı.

heaps of

Tom's got heaps of friends. - Tom'un bir sürü arkadaşı var.

lots of, heaps of
a lot

There are a lot of factories in Kawasaki. - Kawasaki'de bir sürü fabrika var.

There are a lot of beautiful places in Japan. - Japonya'da bir sürü güzel mekân var.

myriad
{i} Lot

There were lots of people at the concert. - Konserde bir sürü insan vardı.

You have a lot of books. - Senin bir sürü kitabın var.

(deyim) a hell of a lot
(Konuşma Dili) like hell
a load of
a raft of
{i} waggonload
loads of

I buy loads of stuff at that store. - Ben o mağazada bir sürü şey alırım.

I have loads of things to do. - Yapacak bir sürü işim var.

a great number of
umpteen
tons of

There are tons of cat photos on the internet. - İnternette bir sürü kedi fotoğrafları var.

I know tons of jokes. - Bir sürü fıkra bilirim.

quiverful
{i} heap

Tom's got heaps of friends. - Tom'un bir sürü arkadaşı var.

bir sürü para
tons of money
bir sürü çocuk
dozens of children
birsürü
lot

I have got a lot of books. - Benim birsürü kitabım var.

I have a lot of books. - Benim birsürü kitabım var.

Турецкий язык - Турецкий язык
Çok sayıda, pek çok
bir sürü
Избранное