bir ömür boyu

listen to the pronunciation of bir ömür boyu
Турецкий язык - Английский Язык
for life
lifetime

Tom gave me enough soap to last a lifetime. - Tom bana bir ömür boyu yetecek kadar sabun verdi.

This is the opportunity of a lifetime. - Bu, bir ömür boyu süren fırsattır.

bir ömür boyu
Избранное