bilgi verme

listen to the pronunciation of bilgi verme
Турецкий язык - Английский Язык
informing
edification
acquaintance
bilgi vermek
inform

Television is a very important medium for giving information. - Televizyon bilgi vermek için çok önemli bir araçtır.

bilgi vermek
state
bilgi vermek
charge
bilgi vermek
acquaint
bilgi vermek
{f} apprise
bilgi ver
(Bilgisayar) get info
bilgi vermek
detail
bilgi vermek
cue somebody in
bilgi vermek
give somebody the dope
bilgi vermek
(Kanun) release information
bilgi vermek
acquaintance
bilgi vermek
gen
bilgi vermek
instruct
bilgi vermek
break news
bilgi ver
acquaint

Did he acquaint you with the facts? - Size gerçeklerle ilgili bilgi verdi mi?

bilgi ver
inform

My old friend wrote to me, informing me of his return from abroad. - Eski arkadaşım bana yazdı, yurt dışından dönüşü ile ilgili bilgi verdi.

Tom gave Mary some useful information. - Tom Mary'ye biraz faydalı bilgi verdi.

bilgi vermek
furnish information
bilgi vermek
undeceive
bilgi vermek
provide information
bilgi vermek
keep informed
bilgi vermek
post up
bilgi vermek
give smb. the dope
bilgi vermek
to give information, to inform, to instruct, to enlighten, to acquaint (with), to fill sb in (on)
bilgi vermek
clear
bilgi vermek
enlighten
bilgi vermek
clue
bilgi vermek
clear up
bilgi vermek
post
bilgi vermek
cue smb. in
bilgi vermek
appriseapprize
bilgi vermek
give directions
yanlış bilgi verme
disinformation
bilgi verme
Избранное