Please give me salt and pepper.
- Lütfen bana tuz ve biber ver.
I don't like pepperoni pizza very much.
- Biberli pizzayı çok sevmem.
I never liked green peppers.
- Yeşil biberleri hiç sevmedim.
After cutting habanero peppers, be careful not to rub your eyes.
- Habanero biberlerini kestikten sonra gözlerini ovalamamak için dikkatli ol.
The chili burnt my tongue.
- Kırmızı biber dilimi yaktı.
The sauce needs more chili.
- Sosun biraz daha kırmızı bibere ihtiyacı var.
Add one teaspoon of paprika.
- Bir çay kaşığı kırmızı biber ekle.
Tom thought Mary knew where to buy black pepper.
- Tom Mary'nin kara biberi nereden alacağını bildiğini düşündü.