bezmek

listen to the pronunciation of bezmek
Турецкий язык - Английский Язык
to be sick of, to get tired (of), to be fed up (with), to be weary (of)
to get tired (of), become disgusted (with)
be world weary
be sickened with
be pessimistic about life
be tired of life
to be fed up with
fed up with
fed up
sick of
get tired of
be fed up
be fed up with
get tired
to be sick of
be sick of
to be fed up
weary
bez
{i} cloth

Why don't you polish the shoes with this cloth? - Niçin bu bezle ayakkabıları parlatmıyorsun?

Clean the window with a damp cloth. - Nemli bir bezle pencereyi temizle.

bez
gland

Glands secrete chemical substances into the body. - Bezler vücuda kimyasal maddeler salgılar.

There's something wrong with her thyroid gland. - Onun tiroid bezinde bir sorun var.

bez
rags
bez
{i} fabric
bez
(Otomotiv) shop towel
bezme
glands of
bez
materials
bez
linen
bez
fabric, cloth; dustcloth; gland
bez
swab
bez
giand
bez
material
canından bezmek
to be tired of life
canından bezmek/bıkmak/usanmak
to be tired of living
Английский Язык - Английский Язык

Определение bezmek в Английский Язык Английский Язык словарь

bez
The second tine of an antler's beam
Турецкий язык - Турецкий язык
Bezgin duruma gelmek, bezginlik getirmek, bıkıp usanmak: "Kibrit kullanmaktan bezdiğimiz için bir eski çakmakla gazı yakmaktayız."- B. Felek
Bezgin duruma gelmek, bezginlik getirmek, bıkıp usanmak
Bez
çaput
Bez
(Osmanlı Dönemi) BEZE
bez
Pamuktan, düz dokuma
bez
Pamuk veya keten ipliğinden yapılan dokuma: "Arkamıza kefenimsi bezler geçirip kuşakla bağladılar."- F. R. Atay
bez
Gelişigüzel kumaş parçası, çaput
bez
Bezden yapılmış
bez
Pamuk veya keten ipliğinden yapılan dokuma
bez
Herhangi bir cins kumaş
bez
Bezden yapılmış. İçinden geçen kandan veya öz sudan bazı maddeler ayırarak salgı oluşturan organ
bez
Herhangi bir iş için kullanılan dokuma
bez
İçinden geçen kandan veya öz sudan bazı maddeler ayırarak salgı oluşturan organ, gudde
bezme
Bezmek işi
bezmek
Избранное