İyi geleneklerin korunması gerekir.
- Good traditions should be preserved.
Afgan demokrasinin bile nükleer bombalarla korunması gerekir.
- Afghan democracy needs to be preserved even with nuclear bombs.
Bir sonraki oyun için enerjisini korudu.
- He conserved his energy for the next game.
Konserveler hava geçirmez bir conta ile kavanozda saklanmalıdır.
- Preserves must be stored in a jar with an airtight seal.