I ate a nutritious breakfast.
- Ben besleyici bir kahvaltı yedim.
This food is both nutritious and delicious.
- Bu yiyecek hem besleyici hem de lezzetli.
Milk is more nourishing than wine.
- Süt şaraptan daha besleyicidir.
Fish and meat are both nourishing, but the latter is more expensive than the former.
- Hem balık hem de et besleyici fakat sonraki öncekinden daha pahalı.
There is a bird feeder in our backyard.
- Bizim arka bahçede bir kuş besleyici var.
The hungry birds were eating from the bird feeder.
- Aç kuşlar kuş besleyiciden yiyorlardı.
I had a sustaining breakfast.
- Besleyici bir kahvaltı yedim.