bereiten

listen to the pronunciation of bereiten
Немецкий Язык - Турецкий язык
v. bı'raytın hazırlanmak; (sevinç, vb.) vermek
{bı'raytın} hazırlanmak; (sevinç, vb.) vermek
(Gramer) hazırlamak(AKK.-DAT.)
hazırlamak; sebebiyet vermek, neden olmak¡
jdm eine Freude bereiten
sevindirmek
Английский Язык - Турецкий язык

Определение bereiten в Английский Язык Турецкий язык словарь

prepare
{f} hazırlamak

Sunumumu hazırlamak zorundayım. - I have to prepare my presentation.

Soruları önceden hazırlamak senin yararına olur. - It would be to your advantage to prepare questions in advance.

prepare
hazırlanmak

Konuşmaya hazırlanmak için çok az zamanım vardı. - I had little time to prepare the speech.

Onun adamlarını savaşa hazırlanmak için zamanı vardı. - He had time to prepare his men for battle.

prepare
{f} düzenlemek
prepare
{f} donatmak
prepare
hazırla

Soruları önceden hazırlamak senin yararına olur. - It would be to your advantage to prepare questions in advance.

Aşçı her gün farklı yemekler hazırlar. - The cook prepares different dishes every day.

prepare
{f} hazırlık yapmak

Hazırlık yapmak için biraz daha zamana ihtiyacım var. - I need a little more time to prepare.

Onun için hazırlık yapmak zorundayız. - We have to prepare for that.

prepare
{f} yapmak

Bunu yapmak için hazır değilim. - I'm not prepared to do this.

Onu yapmak için hazır değilim. - I'm not prepared to do that.

prepare
prepare hazırla
to prepare
hazırlamak için
prepare
{f} düzmek
Немецкий Язык - Английский Язык