We need to remember to put some gasoline in the car.
- Arabaya biraz benzin koymayı unutmamalıyız.
The cost of gasoline keeps on going up.
- Benzinin maliyeti yükselmeye devam ediyor.
The price of a litre of petrol has been increased by 12 rupees.
- Bir litre benzinin fiyatı 12 rupiye yükseltildi.
Our car will run out of petrol in 2 minutes.
- İki dakika içerisinde arabamızın benzini biter.
Turning to the left, you will find the gas station.
- Sola dönerseniz, benzin istasyonu bulursunuz.
He puts aside some gas.
- O bir kenara biraz benzin koydu.
Gasoline is more flammable than fuel oil.
- Benzin, fuel oil'den daha yanıcıdır.
Tom looked down at the fuel gauge.
- Tom benzin göstergesine baktı.