bemessung

listen to the pronunciation of bemessung
Английский Язык - Турецкий язык

Определение bemessung в Английский Язык Турецкий язык словарь

calculation
{i} hesaplama

O, sayısız makbuz ve banka kayıtlarıyla ilgili yaptığı hesaplamalara dayandırarak, bilgisayarında tam bir mali kayıt yaptı. - He made a complete financial record on his computer, basing his calculations on countless receipts and bank records.

Bazı hesaplamalar yapmaktayım. - I've been doing some calculations.

calculation
{i} hesap

Bazı hesaplamalar yapmaktayım. - I've been doing some calculations.

O, sayısız makbuz ve banka kayıtlarıyla ilgili yaptığı hesaplamalara dayandırarak, bilgisayarında tam bir mali kayıt yaptı. - He made a complete financial record on his computer, basing his calculations on countless receipts and bank records.

dimensioning
ölçülendirme
dimensioning
boyutlama
calculation
hesaplama/hesap
calculation
{i} hesap sonucu
calculation
{i} tahmin

Matematiksel hesaplamalar yoluyla Le Verrier Uranüsün ötesindeki başka gezegenin varlığını tahmin etti. Bu gezegenin yer çekimi Uranüsün sıradışı hareketini açıkladı. - Through mathematical calculations, Le Verrier predicted the presence of another planet beyond Uranus. The gravitational pull of this planet would explain the unusual motion of Uranus.

calculation
{i} düşünüp taşınma
calculation
{i} çıkar hesabı
calculation
{i} öngörü
Немецкий Язык - Английский Язык
assessment (of charges, fines etc.)
dimensioning
calculation
Bemessung (für eine Beanspruchung)
design (for a stress)
Bemessung der Eingangsabgaben
assessment of import duties