Our lives are determined by our environment.
- Yaşamlarımız çevremiz tarafından belirlenir.
The price of the carpet is determined by three factors.
- Halı fiyatı üç etken tarafından belirlenir.
I set some goals for myself.
- Ben kendim için bazı hedefler belirledim.
You should respect the rules your parents set for you.
- Ebeveynlerinin senin için belirlediği kurallara uymalısın.
A spectrometer uses light to identify the chemical composition of matter.
- Bir spektrometre, maddenin kimyasal bileşimini belirlemek için ışık kullanır.
Can you identify the problem areas?
- Sorunlu alanları belirleyebilir misiniz?
What was the determining factor in this case?
- Bu durumda belirleyici faktör neydi?
The lawyer determined his course of action.
- Avukat eylemin rotasını belirledi.
I'd like to determine the value of this painting.
- Bu tablonun değerini belirlemek isterim.