Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

being an illegal immigrant; residing in a country illegally

listen to the pronunciation of being an illegal immigrant; residing in a country illegally
Английский Язык - Турецкий язык

Определение being an illegal immigrant; residing in a country illegally в Английский Язык Турецкий язык словарь

illegal
{s} kaçak

Tom kaçak bir yabancı. - Tom is an illegal alien.

Kaçak ağaç kesimi önemli ölçüde azalmıştır. - Illegal logging has decreased considerably.

illegal
{s} illegal
illegal
yasadışı

Tabancaların yasadışı yapılması gerektiğini düşünüyor musunuz? - Do you think that handguns should be made illegal?

Çelik tuzakları yasadışıdır. - Steel traps are illegal.

illegal
{s} usulsüz
illegal
{s} kanunsuz
illegal
(Kanun) haksız
illegal
(Bilgisayar) kullanışsız
illegal
kanunen yasak
illegal
(Ticaret) yasal olmayan

Yasal olmayan bir şey yapmadık. - We didn't do anything illegal.

Bu yasal olmayan bir işlemdir. - This is an illegal procedure.

illegal
(Kanun,Ticaret) gayrimeşru
illegal
hukuka aykırı
illegal
(Bilgisayar) kullanımsız
illegal
kanuna aykırı

Kanuna aykırı park etmekten, ona 5.000 yen ceza verdiler. - They fined him 5,000 yen for illegal parking.

illegal
geçersiz
illegal
{s} yolsuz
illegal
{s} gayri meşru
Английский Язык - Английский Язык
illegal
being an illegal immigrant; residing in a country illegally

    Расстановка переносов

    be·ing an il·le·gal immigrant; re·sid·ing in a coun·try il·le·gal·ly

    Произношение

Избранное