Onu taşımak için yardıma ihtiyacım var.
- I need help carrying him.
Onu taşımak için yardıma ihtiyacım var.
- I need help carrying her.
Tom kucak dolusu posta taşıyarak ofise girdi.
- Tom entered the office carrying an armload of mail.
Tom üç şişe şarap taşıyarak odaya geldi.
- Tom came into the room carrying three bottles of wine.
O, kolunun altında bir şemsiye taşıyordu.
- He was carrying an umbrella under his arm.
Tom, bir kucak dolusu kitap taşıyordu.
- Tom was carrying an armful of books.
Alev makinesi taşıyan bir asker gördüm.
- I saw a soldier carrying a flamethrower.
Askerler posta taşıyan trenleri korurdu.
- The troops would protect trains carrying mail.