Sebebini merak etmemek hâlâ elimde değil.
- I still can't help wondering why.
Tom, Mary'nin fikrini niçin değiştirdiğini merak etmekten kendini alamıyor.
- Tom can't help wondering why Mary changed her mind.
Hala Tom'a ne olduğunu merak etmekten kendimi alamıyorum.
- I still can't help wondering what happened to Tom.
Sebebini merak etmemek hâlâ elimde değil.
- I still can't help wondering why.
Tom va Mary kokunun ne olduğunu merak ederek şaşkın bakışlarla baktılar.
- Tom and Mary exchanged puzzled looks, wondering what the smell was.
... I was wondering if you could speak to what you feel are the ...
... And I was wondering-- ...