be up for

listen to the pronunciation of be up for
Английский Язык - Турецкий язык
aday olmak
{k} (bir şey yapmayı) istemek: Who's up for a movie? Sinemaya gitmek isteyen var mı?
{k} -e aday olmak: He is up for mayor. Belediye
havasında olmak
be for
taraftar olmak
be up
bilmek
be up
artmış olmak
be up
sona ermiş olmak
be up
ayakta olmak

6.30'a kadar ayakta olmak zorundayım. - I have to be up by 6:30.

Bütün gece ayakta olmak istemiyorum. - I don't want to be up all night.

be up
kapalı olmak
be up
(Konuşma Dili) olmak üzere
be up
bitmiş olmak
be up
yükselmek: "His fever iş up. - Ateşi yüksek."
be up
keyfi yerinde olmak, mutlu olmak
be up
yataktan kalkmış olmak; henüz yatmamış olmak: "He's never up before six. - Saat altıdan önce hiç yataktan kalkmaz."; "She's never up after ten at night. - Gece saat ondan önce yatar hep."
be up
(deyim) sona ermek,bitmek
be up
iyi anlamak
be up
1. yataktan kalkmış olmak; (uykuya) yatmamış olmak: He's never up before seven. Saat yediden önce hiç yataktan kalkmaz. She's never up after
up for
hazır

O kendini yarışa hazırladı. - He psyched himself up for the race.

Mücadeleye hazır mısın? - Are you up for the challenge?

up for
havasında
Английский Язык - Английский Язык

Определение be up for в Английский Язык Английский Язык словарь

up for
To be a primary participant in a contest

My car is up for sale.

up for
Willing to participate in; interested in

Are you up for a trip to the library today?.

be for
be on someone's side, defend someone
be up for

    Турецкое произношение

    bi ʌp fôr

    Произношение

    /bē ˈəp ˈfôr/ /biː ˈʌp ˈfɔːr/
Избранное