Burası sıcak ve havasız.
- It's hot and stuffy in here.
Pencereyi açar mısın ve bu havasız odayı havalandırır mısın?
- Will you open the window and air out this stuffy room?
Bu odadaki hava çok sıkıcı.
- The air in this room's very stuffy.
Hissediyorum: yarın hava değişecek, zaten dışarıda hava basık.
- I feel it: tomorrow the weather will change, it's already stuffy outside.