Saat sekizde iş için hazır olacağım.
- At eight o'clock I will be ready for work.
En kötüsü için hazır olmalısınız.
- You should be ready for the worst.
Ben sizinle birlikte gitmek için hazırım.
- I am ready to go with you.
Ben her zaman sana yardım etmeye hazırım.
- I am always ready to help you.
... We're ready to put it into production. ...
... We are finally ready to expand out of our African home ...