Dış tavsiye gerekli olabilir.
- Outside advice may be necessary.
Onun gerekli olmayacağından eminim.
- I'm sure that won't be necessary.
Gerekenden daha fazla para harcamamaya çalışın.
- Try not to spend more money than is necessary.
Gerekeni yapacağını biliyorum.
- I know you'll do what's necessary.
Eğer yurt dışına gidiyorsanız, bir pasaporta sahip olmak gereklidir.
- If you are going abroad, it's necessary to have a passport.
Yurt dışına gittiğinizde, bahşiş vermenin gerekli olduğunu aklınızda tutsanız iyi olur.
- When you go abroad, you'd better keep in mind that tipping is necessary.
Nancy'nin toplantıya katılması zorunludur.
- It is necessary that Nancy attend the meeting.
Bütün üyelerin bu kurallara uyması zorunludur.
- It's necessary for all members to follow these rules.
Harici düşmanları yenmek yetmez, dahili düşmanları da imha etmek lazımdır.
- It is not enough to defeat our external enemies, it is also necessary to exterminate our internal enemies.
İyice dinlenmen lazım.
- It is necessary that you take a good rest.
Onun bir doktorla görüşmesi gerekmektedir.
- It is necessary that she see a doctor.
Bu belirsiz zamanlarda yaşamada, esnek olmak ve geleneksel değerlere esir olmamak gerekmektedir.
- In living through these uncertain times, it is necessary to be flexible and not be a captive to traditional values.
Ne hissettiğimi söyleyebilmeyi gerekli buluyorum.
- I find it necessary to be able to say what I feel.
Her üyenin bu kurallara uyması gereklidir.
- It is necessary that every member observe these rules.
Kesinlikle çaresiz olmasaydım senden gelmeni istemezdim.
- I wouldn't have asked you to come if I weren't absolutely necessary.
... that will be necessary to meet that pledge to the taxpayer. So there is one question ...
... necessary to get Americans ready for the jobs of tomorrow, ...