Aşk mühim bir şeydir.
- Love is an important thing.
Keyfiyet, kemiyetten mühimdir.
- Quality is more important than quantity.
Önemli bir rolüm var.
- I have an important part.
Su, insanlar için önemlidir.
- Water is important for people.
Meseleyi ona bırakmaktan başka çaremiz yoktu.
- We had no choice but to leave the matter to him.
Meselenin püf noktası odur.
- That's the crux of the matter.
Lütfen gelecek toplantıda maddeyi öne sür.
- Please bring the matter forward at the next meeting.
Radyoaktif maddeler tehlikelidir.
- Radioactive matter is dangerous.
Dergi senatöre karşı birçok ciddi suçlama yaydı.
- The magazine spread many important charges against the Senator.
Bu konuyu tartışmak için özel bir isteğim yok.
- I have no particular desire to discuss that matter.
Konu hakkında seninle özel olarak konuşabilir miyim?
- May I talk with you in private about the matter?
Yüzyıllık Yalnızlık İspanyol edebiyatının Don Kişottan bu yana en önemli eseri sayılır.
- One Hundred Years of Solitude is considered the most important work of Spanish literature since Don Quixote.
En önemlisi, faizler tırmanıyor.
- Most importantly, the borrowing rates are going up.
Sen bizim için çok önemlisin.
- You're very important to us.
... It’s an important general question, How does the rich world benefit from the prosperity ...
... manufacturing here in the United States. That's something that's important, can encourage ...