Onlarla görülmekten utanmam.
- I am not ashamed to be seen with them.
Onunla görülmek istemiyorum.
- I don't want to be seen with him.
Onunla beraber görünmek istemiyorum
- I don't want to be seen in his company.
Sami çıplak görünmek istemedi.
- Sami didn't want to be seen naked.
Tom görülecek bir yerde değildi.
- Tom was nowhere to be seen.
Tom hâlâ görülecek hiçbir yerde değil.
- Tom is still nowhere to be seen.