Yurt dışında bir geziye davet edildim, ama ben gitmek istemiyorum.
- I've been invited on a trip abroad, but I don't want to go.
Yurt dışında seyahat şimdi daha popüler.
- Traveling abroad is now more popular.
Yurtdışına giden öğrencilerin sayısı artmaktadır.
- The number of students going abroad is on the increase.
Yurtdışında okumaya karar verdim.
- I decided to go abroad to study.
Yurtdışına giden öğrencilerin sayısı artmaktadır.
- The number of students going abroad is on the increase.
O günlerde çok az sayıda kişi yurtdışına seyahat edebiliyordu.
- In those days, few people could travel abroad.
Onun yurtdışında eğitim yapmaya gitmemesinin nedeni budur.
- This is why he didn't go to study abroad.
Okulu bitirdikten sonra yurtdışında eğitim yapacağım.
- I will study abroad when I have finished school.
Yurt dışına seyahat etmek benim en sevdiğim şeylerden biridir.
- Traveling abroad is one of my favorite things.
Yurt dışında bir gezi size yarar sağlayacaktır.
- You will benefit by a trip abroad.
Yurt dışına seyahat etmek ister misiniz?
- Would you like to travel abroad?
Yurt dışına seyahat edersen, genellikle bir pasaporta ihtiyacın vardır
- When you travel abroad, you usually need a passport.
We have broils at home and enemies abroad.
A tree spreads its branches abroad.
to walk abroad.
... and gaining greater market share abroad, because that gives them a chance to expand, hire workers ...
... for we will not be safer if people abroad believe we strike within their ...