bazısı

listen to the pronunciation of bazısı
Турецкий язык - Английский Язык
some

Tom sat with some of his teammates on the bench. - Tom takım arkadaşlarının bazısıyla bankta oturdu.

My two-year-old won't eat some of the healthy food I've been trying to feed him. - Benim iki yaşındaki oğlum onu beslemeye çalıştığım sağlıklı yiyeceğin bazısını yemeyecek.

some of them; some people, some
somebody
several
bazı
some

Did you know that some foxes lived on this mountain? - Bazı tilkilerin bu dağda yaşadığını biliyor muydun?

Some doctors say something to please their patients. - Bazı doktorlar hastalarını memnun etmek için bir şeyler söylerler.

bazıları/ bazısı
some of them, some
bazı
certain

Certain circles keep saying the same thing insistently. - Bazı çevreler aynı şeyi ısrarla söyleyip duruyorlar.

You can't communicate without a basic understanding of certain rules. - Bazı temel kuralları bilmeden iletişim kuramazsın.

bazı
a few

A few people mentioned they would like to attend some sessions later in the day on the Technical Session Agenda. - Teknik Oturum Gündeminde birkaç kişi daha sonra gün içindeki bazı oturumlara katılmak istediklerinden söz ettiler.

Mary and some other women were here for a few hours. - Mary ve diğer bazı kadınlar birkaç saattir buradaydı.

bazı
some, certain
bazı
sometimes

Tiny mistakes can sometimes lead to big trouble. - İnce hatalar bazı zamanlar büyük problemlere yol açar.

I sometimes go to the cinema. - Ben bazı zamanlar sinemaya giderim.

bazı
1.some, certain; some of
bazı
sundry
bazı
{i} pad
bazı
any

Any mushroom can be eaten, but some only once. - Herhangi bir mantar yenilebilir fakat bazıları sadece bir kez.

Some people say there shouldn't be any secrets between friends. - Bazı insanlar arkadaşlar arasında herhangi bir sır olmaması gerektiğini söylüyorlar.

Турецкий язык - Турецкий язык
Birtakımı, kimisi
Bazı
kimi
bazı
Ara sıra, arada bir, kimi vakit: "Bazı, mağazadan içeriye girinceye kadar kendimden geçerdim."- Y. K. Karaosmanoğlu
bazı
Halı dokuma tezgahında bulunan, aralarına dokuma ipi geçirilen ağaç silindir
bazı
Birtakım, kimi: "Bazı Türkler oraya eğlenmeye giderler."- Ö. Seyfettin
bazı
Ara sıra, arada bir, kimi vakit
bazı
Birtakım, kimi
Английский Язык - Турецкий язык
some