bayanlar

listen to the pronunciation of bayanlar
Турецкий язык - Английский Язык
Women

Do you have problems understanding what women and children say to you? - Bayanların ve çocukların sana ne dediklerini anlamada sorunların mı var?

There are very beautiful women. - Çok güzel bayanlar var.

mesdames
respectful title used when addressing a married women (French)
ladies

They made a fool of him in the presence of ladies. - Bayanların huzurunda onu aptal yerine koydular.

Ladies and gentlemen, due to an accident at the airport, our arrival will be delayed. - Bayanlar baylar, havaalanındaki bir kaza sebebiyle varışımız gecikecek.

womens
bayan
lady

Don't get sassy with me young lady! - Bana sırnaşmayın genç bayan!

The boy, upon seeing a butterfly, proceeded to run after it, provoking the anger of his mother, who had ordered him to stay quiet while she gossiped with the lady next door. - Çocuk kelebeği gördüğünde, onu kovalamaya girişti, bitişikteki bayanla sohbet ederken ona sessiz kalmasını söyleyen annesini kızdırdı.

bayanlar baylar
(ve) ladies and gentleman
bayanlar takımı
women's team
bayanlar tuvaleti
powder room
bayan
madam

I'm sorry, madam. There must be some mistake. - Üzgünüm bayan. Bir hata olmalı.

There is a madam here. - Burada bir bayan var.

bayan
woman

My wife Lidia is a beautiful, clever woman. - Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır.

I will marry a beautiful Estonian woman. - Güzel bir Estonyalı bayanla evleneceğim.

bayan
mistress
bayan
female

I know that my Chinese female friends enjoy my disciplining them. - Çinli bayan arkadaşlarımın onları disipline sokmamdan hoşlandıklarını biliyorum.

My boyfriend has a lot of female friends. - Erkek arkadaşımın bir sürü bayan arkadaşı var.

bayan
ma'am
bayan
wife

Mrs. Davis was anything but a perfect wife. - Bayan Davis sadece mükemmel bir eşti.

My wife Lidia is a beautiful, clever woman. - Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır.

Bayan
signorina
bayan
mrs
bayan
dona
bayan
miss

Do you know how old Miss Nakano is? - Bayan Nakano'nun kaç yaşında olduğunu biliyor musun?

Miss Thomas teaches us history. - Bayan Thomas bize tarih öğretiyor.

bayan
missy
Bayan
Miss; Mrs.; Ms
Bayan
senora
Bayan
ms
Bayan
fraulein
Bayan
senorita
Bayan
signora
bayan
dame
bayan
Mrs., Miss, Ms.; lady, madame, ma'am
bayan
of or pertaining to a lady
bayan
madame

She is another Madame Curie. - O başka bir Bayan Curie.

bayan
lady's

The lady's funeral was held at the local church. - Bayanın cenazesi yerel kilisede düzenlendi.

Michael is a man's name but Michelle is a lady's name. - Michael bir erkek adıdır ama Michelle bir bayan adıdır.

bayan
Mrs.; Ms
bayan
missis
bayan
lader
genç bayanlar
mesdemoiselles
Английский Язык - Английский Язык

Определение bayanlar в Английский Язык Английский Язык словарь

bayan
A type of chromatic button accordion developed in Russia in the early 20th century and named after 11th-century bard Boyan
bayan
{i} button accordion
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение bayanlar в Турецкий язык Турецкий язык словарь

bayan
Kadın
bayan
Eş, karı: "Süleyman Bolluk da, bayanın sımsıkı koluna girmişti."- H. E. Adıvar
bayan
Hanım yerine kullanılan bir unvan
bayan
Kadına seslenme sözü
bayan
Eş, karı
bayanlar
Избранное