basılmış

listen to the pronunciation of basılmış
Турецкий язык - Английский Язык
printed

Tom's pajamas have a picture of a cute little red squirrel printed on them. - Tom'un pijamalarına basılmış sevimli küçük kırmızı bir sincap resmi var.

Newly printed books smell good. - Yeni basılmış kitaplar güzel kokuyor.

incuse
bas
{i} bass

Tom doesn't know how to play the bass guitar. - Tom nasıl bas gitar çalacağını bilmiyor.

I play bass guitar in a guitar ensemble. - Bir gitar topluluğunda bass gitar çalarım.

basılmış, yassılaşmış
pressed, flattened
basılmış şeyler
presswork
hava basılmış lastik
pneumatic
bas
bass guitar

I quit playing the bass guitar. - Ben bas gitar çalmayı bırakıyorum.

Tom doesn't know how to play the bass guitar. - Tom nasıl bas gitar çalacağını bilmiyor.

bas
bass voice
bas
{f} press

The press is interested in his private life. - Basın onun özel hayatıyla ilgileniyor.

Please put a cassette in the VCR and press the record button. - Lütfen VCR'a bir kaset koy ve kayıt butonuna bas.

bas
{f} overwhelming
bas
imprint
bas
{f} print

This book will be printed next year. - Bu kitap, gelecek yıl basılacak.

This machine can print sixty pages a minute. - Bu makine dakikada 60 sayfa basabilir.

bas
basso

Are you still playing the bassoon? - Hâlâ bason çalıyor musun?

bas
overwhelm
bas
{f} published

We finally published the book. - Sonunda kitabı bastık.

A lot of books are published every year. - Her yıl bir sürü kitap basılır.

bas
{f} pressed

She pressed her lips firmly together. - Dudaklarını sıkıca birbirine bastırdı.

The crowd pressed toward the gate. - Kalabalık kapıya doğru bastırdı.

bas
{f} pressing

Time is pressing, and quick action is needed. - Zaman baskı yapıyor ve acil eylem gerekli.

I have a pressing feeling in my stomach. - Midemde bir basınç hissi var.

bas
bull fiddle
bas
{f} printing

The first printing machine was invented by Gutenberg. - İlk baskı makinesi Gutenberg tarafından icat edilmiştir.

Mistakes in the printing should be pointed out at once. - Baskıdaki hatalara derhal dikkat çekilmelidir.

bas
{f} print out
bas
kephale
bas
nob

He walked on tiptoe so that nobody would hear him. - O, kimse onu duymasın diye parmak uçlarına basarak yürüdü.

bas
flush mechanism of a toilet
bas
bass; bass guitar, bass
bas
stet
bas
incuse
büyük sayfaya basılmış gazete veya ilan
broadsheet
eski fotoğraf tekniği ile basılmış resim
daguerreotype
hava basılmış
pneumatic
kalıp ile basılmış
indented
kalıpla basılmış eser
stereotype
kuşe kâğıda basılmış
glossy
satırın üstüne basılmış
superior
siyah beyaz basılmış
in cold print
tifdruk baskı ile basılmış bölüm
(gazete) roto section
çok dilde basılmış
polyglot
çok dilde basılmış kitap
polyglot
Английский Язык - Английский Язык

Определение basılmış в Английский Язык Английский Язык словарь

BAS
extension for a BASIC language file (Computers)
BAs
plural of BA
bas
Officers and enlisted personnel with BAS authorized on tour orders will automatically be paid BAS for each day of active duty
bas
Business Activity Statement
bas
Server used to manage data transport in ATM mode for ADSL-based Internet access offerings Each BAS on the France Télécom network is connected to approximately 10 DSLAMs (q v ) and groups the traffic handled by those devices Consequently, the area covered by a BAS is referred to by France Télécom as a platform Two ATM circuits, one "incoming" and one "outgoing", are put in place between the client and the BAS to which he or she is connected
bas
Basic source code file
bas
Battalion Aid Station
bas
Basic Allowance for Subsistance
bas
battlefield automation systems
bas
Bureau of Apprenticeship Standards
bas
British Antarctic Survey (you should know this one!) BASMU - BAS Medical Unit BAT - British Antarctic Territory BC - Base Commander BGA - Base General Assistant BGS - British Geological Survey BI - Bird Island (station code) BSD - Biological Sciences Division
bas
Beef Assurance Scheme
bas
Basic
bas
Medieval category of soft instruments, used principally for indoor occasions, as distinct from haut, or loud, instruments
bas
Block Acquisition Sequence
bas
Business Application Services A function of the CICSPlex System Management (SM) product which manages CICS resource definitions and the CICS installation process
bas
Broadband Access Server A device that provides connectivity between customer-provisioned DSL services and Network Access Provididers; ie it is the interface between Network Access Providers and Network Service Providers
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение basılmış в Турецкий язык Турецкий язык словарь

bas
Sesi böyle olan sanatçı
bas
En kalın erkek sesi
bas
Basınçlı suyla tuvaletin yıkanmasını sağlayan aygıt
bas
En kalın sesli orkestra çalgısı
Английский Язык - Турецкий язык

Определение basılmış в Английский Язык Турецкий язык словарь

BAS
(Askeri) iaşe bedeli, tayin bedeli; tabur yardım istasyonu (basic allowance for subsistence; battalion aid station)
basılmış
Избранное