Because of the water shortage, I couldn't take a bath.
- Su sıkıntısı nedeniyle, banyo yapamadım.
A single room with bath, please.
- Tek kişilik banyolu ada, lütfen.
Are there two bathrooms in the flat?
- Apartman dairesinde iki banyo var mıdır?
Sally made her brother clean the bathroom.
- Sally erkek kardeşine banyoyu temizletti.
Surrounded by burning candles, she dips herself into a bubble bath.
- O kendini yanan mumlarla çevrili köpük banyosuna daldırdı.
She spied on him while he was bathing.
- O banyo yapıyorken o onu gözetledi.
At that time, she was bathing in the sun.
- O zamanda güneşte banyo yapıyordu.