banyo yapma

listen to the pronunciation of banyo yapma
Турецкий язык - Английский Язык
bathing
bath

It's time to take a bath. - Şimdi banyo yapma zamanı.

The doctor told Tom not to take a bath for a week. - Doktor Tom'a bir hafta boyunca banyo yapmamasını söyledi.

banyo yap
take a bath
banyo yapmak
take a bath

She was just about to take a bath when the bell rang. - Zil çaldığında tam banyo yapmak üzereydi.

Tom was about to take a bath when the doorbell rang. - Kapı zili çaldığında Tom bir banyo yapmak üzereydi.

banyo yapmak
bath

I want to take a bath. - Ben bir banyo yapmak istiyorum.

I feel like taking a bath now. - Şimdi canım bir banyo yapmak istiyor.

banyo yap
taken a bath
banyo yap
{f} bath

I want to take a bath. - Ben bir banyo yapmak istiyorum.

I usually take a bath after dinner. - Ben genellikle akşam yemeğinden sonra banyo yaparım.

banyo yap
took a bath
banyo yap
{f} bathing

Sami was in the bathtub, bathing. - Sami küvette, banyo yapıyordu.

She spied on him while he was bathing. - O banyo yapıyorken o onu gözetledi.

banyo yapmak
have a bathroom
banyo yapmak
take a bathroom
Banyo yapmak
have a bath
banyo yapmak
bathe
banyo yapmak
to take a bath, bathe, Brit. bath
banyo yapmak
to have a bath, to take a bath, to bathe
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение banyo yapma в Турецкий язык Турецкий язык словарь

banyo yapmak
Yıkanmak
banyo yapma
Избранное