A banking scandal is sweeping across Capitol Hill.
- Bir bankacılık skandalı Capitol Hill'i baştan başa süpürüyor.
The banking industry lobbied for deregulation.
- Bankacılık sektörü deregülasyon için lobi yaptı.
The bank lent her 500 dollars.
- Banka ona 500 dolar ödünç verdi.
The bank lent him 500 dollars.
- Banka ona 500 dolar ödünç verdi.
May we know your bank account?
- Banka hesabını bilmemizde bir sakınca var mı?
There is a shortage of money in Brian's wallet and bank account.
- Brian'ın cüzdan ve banka hesabında az para var.
It's rumored that he has a lot of money stashed away in a Swiss bank account.
- Onun bir İsviçre banka hesabında gizlenmiş çok fazla parası olduğu söyleniyor.
I'll open a bank account.
- Banka hesabı açacağım.
Her father is a bank clerk.
- Onun babası bir banka memuru.
My father is a bank clerk.
- Babam bir banka memuru.
Are you the bank manager?
- Siz banka müdürü müsünüz?
The bank manager distrusted one of the cashiers.
- Banka müdürü, kasiyerlerden birine güvenmedi.
A bank robbery took place here three days ago.
- Üç gün önce burada bir banka soygunu gerçekleşti.
Tom didn't have anything to do with the bank robbery.
- Tom'un banka soygunu ile bir ilgisi yoktu.