başucu

listen to the pronunciation of başucu
Турецкий язык - Английский Язык
vertex
(Astronomi) zenith
zenith
head, bedside; zenith
bedside

I didn't think Tom would make it through the night, so I stayed by his bedside. - Tom'un gece boyunca bunu yapacağını düşünmedim, bu yüzden onun başucunun yakınında kaldım.

She came hurrying to his bedside. - O, aceleyle onun başucuna geldi.

head end (of a bed)
head
başucu noktası
zenith
başucu sehpası
nightstand
başucu uzaklığı
zenith angle, zenith distance
başuç
zenith
Турецкий язык - Турецкий язык
Bir yerin düşeyinin gök küreyi kestiği nokta
başucu noktası
Yeryüzündeki bir gözlem noktasından geçen düşey doğrultusunun gökyüzünü deldiği iki noktadan, ufkun üstünde olanı, semtürreis
başucu uzaklığı
Gökyüzünde verilen bir nokta veya yıldızın başucu noktasından açısal uzaklığı
başucu
Избранное