The general decided to launch an offensive against the enemy camp.
- General düşman kampına karşı bir saldırı başlatmaya karar verdi.
They decided to launch a major attack.
- Büyük bir saldırı başlatmaya karar verdiler.
Tom certainly looks like he wants to start a fight.
- Tom kesinlikle bir döğüşü başlatmak istiyor gibi görünüyor.
Tom came here today looking to start a fight.
- Tom bugün bir kavga başlatmak için buraya geldi.
We'll attempt to start the class soon.
- Yakında sınıfı başlatmak için çalışacağız.
Tom came here today looking to start a fight.
- Tom bugün bir kavga başlatmak için buraya geldi.
Birth is, in a manner, the beginning of death.
- Doğum,bir şekilde,ölümün başlangıcıdır.
Let's go back before it begins to rain.
- Yağmur başlamadan önce geri dönelim.
You began to learn Esperanto.
- Esperanto öğrenmeye başladınız.
He began his meal by drinking half a glass of ale.
- Yarım bardak bira içerek yemeğine başladı.
The dog began to run.
- Köpek koşmaya başladı.
He stopped smoking and started running.
- Sigarayı bıraktı ve koşmaya başladı.
All beginnings are difficult.
- Bütün başlangıçlar zordur.
At the beginning it'll be tough, but everything's tough at the beginning.
- O, başlangıçta zor olacak, fakat her şey başlangıçta zordur.
When we went to the hall, the concert had already begun.
- Salona gittiğimizde, konser çoktan başlamıştı.
The War of 1812 had begun.
- 1812 Savaşı başlamıştı.
Now I must go about my work.
- Şimdi işime başlamalıyım.
The student center is a good place to strike up conversations.
- Öğrenci merkezi konuşmalara başlamak için iyi bir yer.
We got up early and set about cleaning our house.
- Erken kalktık ve evimizi temizlemeye başladık.
She had no idea how to set about her work.
- İşine nasıl başlayacağı konusunda bir fikri yoktu.
It's time to work now. Let's get down to business.
- Şimdi çalışma vakti. İşe başlayalım.
We must get down to our homework.
- Biz ödevimize başlamalıyız.
Tom's trial commenced three days later.
- Tom'un davası üç gün sonra başladı.
Direct flights between New York and Tokyo commenced recently.
- New York ve Tokyo arasında doğrudan uçuşlar son zamanlarda başlamıştır.
I quit my job and moved so I could start off with a clean slate.
- Maziye sünger çekip yeniden başlamak için işimi bıraktım ve taşındım.
There's nothing better than a good cup of coffee to start off the day.
- Güne başlamak için güzel bir fincan kahveden daha iyi bir şey yoktur.