başka türlü

listen to the pronunciation of başka türlü
Турецкий язык - Английский Язык
other

I thought it was a good book, but Jim thought otherwise. - Ben onun iyi bir kitap olduğunu düşünmüştüm fakat Jim başka türlü düşündü.

Now that I am a teacher, I think otherwise. - Mademki ben bir öğretmenim, başka türlü düşünüyorum.

else

Tom can't really do much else. - Tom gerçekten çok başka türlü yapamaz.

differently; otherwise
different

I would do it in a different way than you did. - Senin yaptığından başka türlü yapardım.

otherwise

I could not have done otherwise. - Başka türlü yapamazdım.

Now that I am a teacher, I think otherwise. - Mademki ben bir öğretmenim, başka türlü düşünüyorum.

(deyim) on the other hand
differently
variant
başka türlü göstermek
dissemble
kendini başka türlü göstermek
personate
kendini başka türlü tanıtma
personation
başka türlü
Избранное