Could you put this bag somewhere else?
- Bu çantayı başka bir yere koyar mısın?
Tom can't afford to eat at that kind of restaurant so let's go somewhere else.
- Tom o tür bir restoranda yemek yemeği göze alamaz bu yüzden başka bir yere gidelim.
Our house is burning and we look elsewhere.
- Evimiz yanıyor ve biz başka bir yere bakıyoruz.
She went shopping elsewhere.
- O, başka bir yere alışverişe gitti.