You're something of a troublemaker, aren't you? - Sen biraz baş belasısın, değil mi?
You're something of a troublemaker, aren't you?
Sen biraz baş belasısın, değil mi?
Tom was a big troublemaker in school. - Tom okulda büyük bir baş belasıydı.
Tom was a big troublemaker in school.
Tom okulda büyük bir baş belasıydı.