Nobody is truly free, because there are people who are slaves of their independence.
- Hiç kimse gerçekten özgür değildir, çünkü bağımsızlıklarının kölesi olan insanlar var.
Tom is a freelance writer.
- Tom bir bağımsız yazar.
In those days, America was not independent of the United Kingdom.
- O günlerde, Amerika Birleşik Krallık'tan bağımsız değildi.
Those young men are independent of their parents.
- Bu genç erkekler ebeveynlerinden bağımsızlar.
In the modern age, humans are detached.
- Modern çağda insanlar bağımsızdır.
In those days, America was not independent of the United Kingdom.
- O günlerde, Amerika Birleşik Krallık'tan bağımsız değildi.
At that time, Mexico was not yet independent of Spain.
- O zaman, Meksika henüz İspanya'dan bağımsız değildi.
Tom is a freelance writer.
- Tom bir bağımsız yazar.
Tom and Bill arrived at the conclusion independently of each other.
- Tom ve Bill birbirlerinden bağımsız olarak karara vardılar.
He's independently wealthy.
- O bağımsız olarak zengin.