böylesine

listen to the pronunciation of böylesine
Турецкий язык - Английский Язык
such

We must consider the question of whether we can afford such huge sums for armaments. - Böylesine büyük bir silahlanma için paramızın olup olmadığı sorusunu göz önüne almalıyız.

I have no idea what he has in mind, rejecting such a favorable proposal. - Aklında ne olduğuna dair hiçbir fikrim yok, böylesine olumlu teklifi reddetti.

so excessively
such a, such, this
as... as this, such a, such
this

I never expected such a nice hotel in a place like this. - Böyle bir yerde asla böylesine güzel bir otel ummuyordum.

I never expected to find such a nice hotel in a place like this. - Böyle bir yerde böylesine güzel bir yer bulacağımı asla beklemiyordum.

Турецкий язык - Турецкий язык
Bu tarzda, bu biçimde: "Doğrusu ondan böylesine bir dostluk, böylesine bir özveri beklemiyordum."- E. Bener
Aşırı bir biçimde
böylesine
Избранное