This book consists of five chapters.
- Bu kitap beş bölümden oluşmaktadır.
Read chapter 4 for Friday.
- Cuma günü için bölüm dördü okuyun.
He is the chief of my department.
- Benim bölüm şefimdir.
Ikeda made several silly mistakes, and so he was told off by the department head.
- Ikeda birkaç aptalca hata yaptı ve bu yüzden ona bölüm başkanı tarafından ağzının payı verildi.
Who's in charge of the sales section?
- Satış bölümünün sorumlusu kim?
Do you have a non-smoking section?
- Bir sigara-içilmeyen bölümünüz var mı?
Seriously though, episode 21 made me almost cry while laughing.
- Ama cidden, ben gülerken bölüm 21 neredeyse beni ağlatıyordu.
I used to watch this anime a lot when I was a kid, but I can't quite remember what happened to the hero in the final episode.
- Bir çocukken bu animeyi çok izlerdim fakat son bölümde kahramana ne olduğunu tam olarak hatırlayamıyorum.
The bureau drawer has several compartments.
- Büro çekmecesinin birçok bölümü var.
This portion of the library is off-limits to the public.
- Kütüphanenin bu bölümü halka açık değil.
Land occupies the minor portion of the earth's surface.
- Ülke dünya yüzeyinin küçük bir bölümünü kaplar.
Hey, what happened in the final episode of 'Tom and Mary'? They broke up, in the end. It was really bittersweet. Oh my! And after being so deeply in love!
- Hey, Tom ve Mary'nin son bölümünde neler oldu? Onlar sonunda ayrıldılar. Gerçekten buruktu. Tanrım! Ve bu kadar derinden aşık olduktan sonra!
In the Quran there is a part about Saint Mary and the birth of Jesus Christ.
- Kuran'da Hz. Meryem ve Hz. İsa'nın doğumu hakkında bir bölüm vardır.
In English there are eight main parts of speech: noun, verb, adjective, adverb, pronoun, preposition, conjunction and finally interjection.
- İngilizcede dilin sekiz ana bölümü vardır:isim,fiil,sıfat,zarf,zamir,edat,bağlaç ve son olarak ünlem.
What division of the company do you work in?
- Şirketin hangi bölümünde çalışıyorsun?
I had the pleasure of learning that you recently became the manager of the production division.
- Ben son zamanlarda üretim bölümü müdürü olduğunu öğrenmekten memnuniyet duydum.
This portion of the library is off-limits to the public.
- Kütüphanenin bu bölümü halka açık değil.
Land occupies the minor portion of the earth's surface.
- Ülke dünya yüzeyinin küçük bir bölümünü kaplar.
The actor was on the stage for most of the play.
- Aktör oyunun büyük bölümünde sahnedeydi.
Robert got a small proportion of the profit.
- Robert, karın küçük bir bölümünü aldı..
He gave me chapter and verse on how bears pass the winter.
- O bana ayıların kışı nasıl geçirdiği hususunda bölüm ve ayet verdi.
The Sagittarius and Perseus Arms of the galaxy remained unexplored for thousands of years.
- Galaksinin Yay ve Perse takım yıldızı bölümleri binlerce yıl keşfedilmemiş olarak kaldı.
Tom often rings the radio station to give his opinion on the talk-back segment.
- Tom cevap verme bölümünde fikrini vermek için sık sık radyo istasyonunu arar.
I've read only the first three chapters.
- Sadece ilk üç bölümü okudum.
I only read the first three chapters.
- Sadece ilk üç bölümü okudum.
It's hard to splice the two fragments together.
- İki bölümü birlikte eklemek zordur.
Sami was transferred to the central traffic division.
- Sami, merkezi trafik bölümüne transfer edildi.
I had the pleasure of learning that you recently became the manager of the production division.
- Ben son zamanlarda üretim bölümü müdürü olduğunu öğrenmekten memnuniyet duydum.