Tom is a determined man.
- Tom azimli bir adamdır.
Tom is determined and hard-working.
- Tom azimli ve çalışkan.
I hate strong-minded women.
- Azimli kadınlardan nefret ederim.
Success is always on the side of the persevering.
- Başarı her zaman azimlinin tarafındadır.
To survive in a hostile environment, one must be able to improvize and be tenacious.
- Düşmanca bir ortamda hayatta kalmak için bir insan doğaçlama yapabilmeli ve azimli olabilmeli.
Like most of the lawyers that I know, Rachel is driven.
Tom is very driven, isn't he?
- Tom çok azimli, değil mi?
Tom is driven, isn't he?
- Tom azimli, değil mi?
I admire Tom's tenacity.
- Tom'un azimliliğine hayranım.
I admire your perseverance and determination.
- Ben senin azim ve kararlılığına hayranım.
There is no success without perseverance.
- Azimsiz başarı yoktur.
Learning a foreign language requires perseverance.
- Bir yabancı dil öğrenmek azim gerektirir.
Faith will move mountains.
- Azimli insan duvarı deler.
Patience and hard work will conquer all.
- Azim ve sabır her kapıyı açar.