azaltılmış

listen to the pronunciation of azaltılmış
Турецкий язык - Английский Язык
{s} diminished
lessened
minimized
derated

Thermal Derating The minimum yield strength of all materials shall be derated when temperatures exceed 212 oF. Low alloy carbon steel casing and tubing shall be derated at 0.03% per oF. Other materials shall be derated using available published data.

azal
{f} decaying
azal
{f} diminished

The war diminished the wealth of the country. - Savaş ülkenin zenginliği azalttı.

The rights of every man are diminished when the rights of one man are threatened. - Bir insanın haklarının tehdit edildiğinde, her insanın hakları azaltılır.

azal
fell off

Sales fell off in the third quarter. - Üçüncü çeyrekte satışlar azaldı.

azal
tail off
azal
{f} decrease

The medicine decreased his pain. - İlaç onun acısını azalttı.

This medicine will decrease your pain. - Bu ilaç ağrını azaltacak.

azal
{f} decreasing

A recent survey shows that the number of smokers is decreasing. - Son zamanlarda yapılan bir araştırma sigara içenlerin sayısının azaldığını göstermektedir.

Our sales are decreasing. - Satışlarımız azalıyor.

azal
fallen off
azal
diminish

The rights of every man are diminished when the rights of one man are threatened. - Bir insanın haklarının tehdit edildiğinde, her insanın hakları azaltılır.

The population of this country is gradually diminishing. - Bu ülkenin nüfusu giderek azalmaktadır.

azal
{f} decreased

My income has decreased ten percent. - Gelirim yüzde on azaldı.

Since 1990, methane emissions have decreased by 11%. - 1990'dan beri metan salımları %11 oranında azalmıştır.

azal
fall off
azal
mute
Английский Язык - Английский Язык

Определение azaltılmış в Английский Язык Английский Язык словарь

Azal
A place near the western extremity of the valley near Jerusalem
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение azaltılmış в Турецкий язык Турецкий язык словарь

AZAL
(Osmanlı Dönemi) (Ezel. C.) Ezeller. Başlangıcı olmayan zamanlar
azaltılmış
Избранное