Doğum, yaşam macerası için başlama noktasıdır.
- Birth is the starting point for life's adventures.
Kendi işine başlamayı planlıyor musun?
- Are you planning on starting your own business?
O normal başlangıç zamanı.
- That is the regular starting time.
Tüm başarıların başlangıç noktası arzudur.
- The starting point of all achievement is desire.
O, yeni proje üzerinde çalışmaya başlamada hiç zaman kaybetmedi.
- She lost no time in starting to work on new project.
İstasyona vardığımda tren tam hareket etmek üzereydi.
- The train was just on the point of starting when I got to the station.