aufschrei

listen to the pronunciation of aufschrei
Немецкий Язык - Турецкий язык
e {'aufşray} r feryat, haykırış
e. r. 'aufşray feryat, haykırış
Английский Язык - Турецкий язык

Определение aufschrei в Английский Язык Турецкий язык словарь

scream
bağırmak

Bağırmak ve çığlık atmak seni hiç bir yere götürmez. - Yelling and screaming is not going to get you anywhere.

Keşke Tom sürekli bağırmaktan vazgeçse. - I wish Tom would stop screaming all the time.

scream
{f} çığlık atmak

Bağırmak ve çığlık atmak seni hiç bir yere götürmez. - Yelling and screaming is not going to get you anywhere.

Tom çığlık atmak için ağzını açtı. - Tom opened his mouth to scream.

scream
{i} çığlık

Tom yardım için çığlık attı. - Tom screamed for help.

Birisi onun kolundan tuttuğunda o korkudan çığlık attı. - She screamed with horror as someone took hold of her arm.

scream
{i} komik tip
scream
{f} çığlık at

Bebek bütün gece çığlık attı. - The baby screamed all night.

Tom yardım için çığlık attı. - Tom screamed for help.

scream
matrak kimse veya şey
scream
haykırı
scream
haykır

O, dehşetle haykırdı. - She screamed with terror.

scream
çığlığı basmak
scream
çığlık koparmak
scream
komedi
scream
komik kimse/şey
scream
{f} feryat etmek, acı acı haykırmak, çığlık atmak
scream
{i} feryat
scream
{i} bağırma

Tom acı içinde bağırmaya başladı. - Tom began screaming in pain.

Bağırmak ve çığlık atmak seni hiç bir yere götürmez. - Yelling and screaming is not going to get you anywhere.

scream
{i} haykırış
scream
{i} çok komik şey
Немецкий Язык - Английский Язык