Ben dikkat çekmek istemiyordum.
- I did not want to attract attention.
Çocuklar bazen sırf ilgi çekmek için ağlarlar.
- Children often cry just to attract attention.
Onun görünümünü çekici bulurum.
- I find her appearance attractive.
Jon, Tom'dan çok daha çekicidir.
- Jon is far more attractive than Tom.
Senin için cazip bir teklifim var.
- I've got an attractive proposition for you.
Bu düşünce çok cazip.
- The idea is very attractive.
Sanırım o, alımlı ve çekici.
- I think she is charming and attractive.
Bu saray bizim şehirde en ünlü ve en iyi takdir edilen cazibesidir.
- This palace is the most famous and best appreciated attraction in our city.
Ben kızın cazibesine kapıldım.
- I was attracted to the girl.
Advertising is designed to attract customers.
His big smile and brown eyes instantly attracted me.